GENEL

Pierre Loti kimdir?

Pierre Loti kimdir?

Pierre Loti (gerçek adıyla Louis Marie Julien Viaud), 14 Ocak 1850'de Fransa'nın Rochefort kentinde doğmuş ve 10 Haziran 1923'te ölmüştür. Fransız romancı ve deniz subayı olarak tanınan Loti, edebiyat dünyasında özellikle egzotik kültürlere olan ilgisi ve bu kültürleri eserlerine yansıttığıyla bilinir.

Eğitim ve denizcilik kariyeri

Loti, 17 yaşında Fransız Deniz Kuvvetleri'ne katılmış ve 1881'de yüzbaşı olarak göreve başlamıştır. Gelişen yıllarda denizcilik kariyerinde ilerleyerek albaylığa kadar yükselmiştir. Orta Doğu, Uzak Doğu ve Afrika gibi egzotik yerlerde bulunmuş, bu bölgelerdeki kültürleri yakından gözlemleme fırsatı bulmuştur. Loti, gezdiği yerlerin etkilerini eserlerine yansıtarak, batılı okuyuculara farklı kültürleri tanıtmayı başarmıştır.

Edebiyat kariyeri

Pierre Loti, ilk romanı Aziyadé'yi 1879'da yayımlamıştır. Bu eserinde, Osmanlı İmparatorluğu'ndan kesitler sunmuş ve İstanbul'u, Osmanlı yaşamını yakından tanıyan bir deniz subayının bakış açısıyla anlatmıştır. Bu roman, ona büyük bir ün kazandırmış ve Loti, sonraki yıllarda her yıl bir kitap yayımlayarak edebiyat dünyasında kendini kabul ettirmiştir. Pécheur d'Islande (İzlanda Balıkçısı) gibi eserleri de yine yabancı kültürlere olan ilgisini yansıtmaktadır. Eserlerinde genellikle derin bir umutsuzluk, aşk ve ölüm gibi temaları işler. İzlenimci bir yazar olarak sade bir dil kullanan Loti, bireysel duygular ve içsel çatışmalar üzerine yoğunlaşmıştır.

Türk dostu Loti

Pierre Loti, hayatının bir kısmını İstanbul'da geçirmiştir ve özellikle İstanbul’a olan ilgisiyle tanınır. İlk kez 1876'da İstanbul’a gelen Loti, burada Osmanlı yaşamını deneyimlemiş ve İstanbul’a hayran kalmıştır. Eyüpsultan'da yaşamış ve "Aziyadé" adlı romanına adını veren kadınla İstanbul'da tanışmıştır. Loti, İstanbul'u ve Türk kültürünü derinden sevmiş, kendisini her zaman Türk dostu olarak tanımlamıştır.

Türk Millî Mücadele dönemindeki rolü

Loti, Türk milletinin bağımsızlık mücadelesine güçlü bir destek vermiştir. La Turquie Agonisante (Can Çekişen Türkiye) adlı eserinde Batı politikalarını eleştirmiş, Osmanlı İmparatorluğu'nun çöküşüne karşı Türkleri savunmuştur. I. Dünya Savaşı, Balkan Savaşları ve Anadolu'nun işgali sırasında Türk milletine desteğini sürdürmüştür. Millî Mücadele döneminde Fransa’yı eleştirmiş ve Anadolu’daki direnişi desteklemiştir. Türkiye Büyük Millet Meclisi, Loti'ye şükranlarını sunmuş ve 1920’de İstanbul Şehri Fahri Hemşehrisi olarak kabul edilmiştir.

Mirası

Pierre Loti'nin İstanbul'da büyük bir etkisi olmuştur. Eyüp'teki kahvehaneye ve bir caddeye adı verilmiş, aynı zamanda Pierre Loti Tepesi olarak bilinen alan da ona atfen anılmaktadır. Ayrıca İstanbul-Beyoğlu'nda kurulan Pierre Loti Fransız Lisesi de onun adını taşımaktadır. Loti'nin Türk dostu olarak tanınmasına rağmen, bazı aydınlar onun Osmanlı İmparatorluğu’na duyduğu acıyı ve ilgiyi eleştirmiştir. Nazım Hikmet, Loti'yi eleştiren önemli bir figürdür ve onun yazılarındaki duyduğu insanlığa karşı şefkatin bazen aşırıya kaçtığını savunmuştur.